2 Mayıs 2010 Pazar

19 Mayısla Tiyatro Oyunu 19 Mayısla ilgili Tiyatro Oyunu 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Tiyatro Oyunları

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Tiyatro Oyunları - 19 Mayısla ilgili Tiyatro Oyunu

GİRİŞ

(Slayt gösterisi olarak Anadolu'dan güzel manzara resimleri gösterilecektir )

Anadolu,
Asyadan Avrupaya salınan bir nazlı gelin

Anadolu,
Sabah serini; çiğ tanesi memleketim

Anadolu,
Şahin bakışlı yiğitler,
Keklik sekişli güzeller diyarı

Anadolu,
Umudum, düsüm, namusum


1BÖLÜM

(Slayt gösterisi olarak Birinci Dünya Savaşından resimler gösterilirken bir öğrenci de Savaşla ilgili kısa bilgi verecektir)

Anadolu kan içinde,
Bir hançer yarası göğsünde,
Üzerinde karanın en karası bulutlar

Anadolu'nun ateş düşmüş her yerine,
Savruldukça tutuşur,
Savruldukça yanar


Hangi yürek dayanır bunca zulme;
Biz ki ecdadı kahraman bir milletiz
Onatlı devlet kurduk tarih boyunca
Esaret görmedik, görmeyeceğiz

2BÖLÜM

(Slayt gösterisi olarak Bandırma Vapuru'nun Samsun'a çıkışı gösterilirken bir öğrenci de Atatürk'ün Samsun'a çıkışı ile ilgili kısa bilgi verecektir )

Karadeniz üstünde bir gemi,
Karadeniz üstünde bembeyaz bir umut,
Gelen Bandırma Vapuru

Karadeniz Karadeniz olalı,
Taşımadı böyle bir gururu

Güvertede deniz gözlü bir adam,
Saçları başak başak Anadolu tarlaları
Yüreğinde bu (bir) ulusun cesareti,
19 Mayıs sabahı Samsun'a ayak bastı

3BÖLÜM

(Slayt gösterisi olarak kongre resimleri gösterilirken bir öğrenci de Erzurum ve Sivas kongreleri ile ilgili kısa bilgi verecektir)

Zulme dayandık
Karanlık ayaz gecelere
Yağmur misali yağan kurşunlara
İngiliz'ı, İtalyan'i, Fransız'ı

Acıya ve açlığa dayandık
Amasya'da, Erzurum'da, Sivas'da

Namluda tek kurşun
Cephede tek vücut olup dayandık

Henüz on dokuzunda bir yiğit Memed
Diğer Memedler gibi;
Şahin bakışlı, mangal yürekli

Nişanlısı Ayşe on yedisinde bir ince fidan
Yedi köyde dillere destan aşkları
İki sevdalı yürek,
İki parça can

Ancak hiçbir sevda (şey) yüce değil vatan sevdasından
Kuşandı mavzeri, çekti süngüyü
Toprağı yârine; yâri toprağına emanet
Sürdü şimşek hızıyla atını cepheye Memed

4BÖLÜM

(Slayt gösterisi olarak Kurtuluş Savaşı resimleri gösterilirken top ve mermi sesleri de verilip, bir öğrenci tarafından savaşla ilgili kısa bilgi verecektir)

Nice Memedler, Aliler, Ahmetler
İsimsiz binlerce yiğit
Yaşları çocuk; yürekleri cengâver
Geride analarını, sevdalarını, kundakta bebelerini bırakarak
Koştular; ölüme kucak açarak

Kara bulutlar sardı gökyüzünü (Tüm öğrenciler yere oturacak)
Gökten yağmur değil kurşundu yağan
Kan sızıyordu topraktan
Koptu acıdan da acı bir çığlık;

- Ahmet'i vurdular (tek öğrenci söyleyecek)
- Vatan sağolsun (Oturan öğrencilerden beş öğrenci ayağa kalkıp söyleyecek)
- Aliyi vurdular (tek öğrenci söyleyecek)
- Vatan sağolsun (Oturan öğrencilerden beş öğrenci daha ayağa kalkıp söyleyecek)
- Memedi vurdular (tek öğrenci söyleyecek)
- Vatan sağolsun (Oturan tüm öğrenciler ayağa kalkıp söyleyecek)

AĞIT

(Uzun hava şeklinde bir öğrenci söylenirken, fon olarak kaval üflenecektir)

Yürüdü Memedim düşman üstüne
Gavurun kurşunu vurdu göğsüne
Savruldu yiğidim toprak üstüne
Lâl olsun düşmanın ağu dilleri
Kırılsın yarimi vuran elleri

Memed gayri sensiz nasıl yaşarım
Hain düşman yüreğimi dağladın
Alsan da yârimi vermem vatanım
Lâl olsun düşmanın ağu dilleri
Kırılsın yarimi vuran elleri

Ateş düştü dağlandı,
Dağlandı da yürekler,
Direndi Anadolu

Ova, bayır, dağ, taş direndi,
Dicle, Fırat, Kızılırmak direndi,
Gökte uçan kuş,
Tarlada başak başak buğday direndi

Davrandı Anadolu,
Genç, yaşlı, kadın, kız, kızan (çocuk)
Namluya kurşun diye çekip yüreklerini
Yürüdü düşman üstüne

5BÖLÜM

(Slayt gösterisi olarak İzmir'in Yunanlılar tarafından yakılışı gösterilirken bir öğrenci de İzmir'in işgali ve kurtuluşu ile ilgili kısa bilgi verecektir)

Bir Eylül sabahında İzmir
Ege'nin nazlı gelini bükmüş boynunu
Duvağında ateş,
Duvağında kan,
Duvağında Yunanın eli
Duman tütüyor İzmir üstünde
Kan içinde İzmir
Ateş içinde
Tek yürek, tek yumruk oldu Anadolu
İndi düşman üstüne
Şahin bakışlı bir efe gibi İzmir
Döktü düşmanı denize



(Eğilmez Başın Gibi Gökler Bulutlu Efemin türküsü eşliğinde birkaç öğrenci zeybek oynayacak)

6BÖLÜM

(Slayt gösterisi olarak cumhuriyet sevinci ile ilgili resimler gösterilirken bir öğrenci de Cumhuriyet ilanı ile ilgili kısa bilgi verecektir)

Asla batmayacak bir güneş doğuyor artı
Adı CUMHURİYET
Uyanıyor Anadolu toprağı;
Dağlar çiçekleniyor
Vurun ağalar vurun beyler sazın teline
Ankara'da seymenler şahlanıyor

(Dört beş seymen öğrenci oyun oynayacak)

Bizler (ki) her karışı kanla sulanmış bir vatanın evlatlarıyız
Bizler (ki) yılmaz, yıkılmaz bekçileriyiz Cumhuriyetin
Bizler (ki) bu Mayıs sabahında da savaş açtık;

İHANETE,
ZALİMLİĞE,
KARANLIĞA,
Ve de CEHALETE

Sana Sesleniyoruz ATAM;

(Gençliğin Atatürk'e hitabını korodan tok sesli bir öğrenci okurken, daha önce seyirciler arasına serpiştirilmiş beşerli dört öğrenci grubu da aynı anda ayağa kalkarak gençliğin hitabını tekrar edecektir)

EY Büyük Ata!

Varlığımızın en kutsal temeli olan, Türk istiklâl ve cumhuriyetinin yılmaz bekçileriyiz Bu karar değişmez irademizin ilk ve son değişmez ifadesidir

Gelecekte, hiçbir kuvvet bizi yolumuzdan döndüremeyecektir Bizler bütün hızımızı senden, ulusal tarihimizden ve ruhumuzdaki sönmez iman ateşinden alıyoruz

Türk gençliği olarak, özgürlüğün, bağımsızlığın, egemenliğin cumhuriyet ve inkılâpların yılmaz bekçileriyiz Her zaman, her yerde ve her durumda Atatürk ilkelerinden ayrılmayacağımıza, çağdaş uygarlığı geçmek için bütün zorluğu yeneceğimize namus ve şeref sözü verir, kendimizi Büyük Türk Ulusuna adarız

Ne Mutlu Türküm Diyene

19 Mayıs Oratoryosu 19 Mayıs İle İlgili Oratoryo

19 Mayıs İle İlgili Oratoryo

19 Mayıs İle İlgili Oratoryo
19 Mayıs İle İlgili Oratoryo

19 MAYIS ORATORYOSU
KORO: Türküz biz,simşek gibi alev gibi
Türküz biz,karınca gibi arı gibi
Türküz biz,kartal gibi kurt gibi
Türküz biz,Alparslanın Atatürkün neferi

Sunucu 1:Biz Tufanı yarattık uyku uyurken batı,
Nuh doğmadan kişnedi ordularımızın atı
Sorsan şöyle diyecek gök denilen şu çatı:
Türk gücü bir yıldırım Türk bilgisi bir deniz

Sunucu 2: Delinse yer, çökse gök yansa kül olsa dört yan,
Yüce dileğe doğru yine yürürüz yayan
Yıldırımdan tipiden kasırgadan yılmayan,
Ölümlerle eğlenen tunç yürekli Türkleriz…

KORO:Başladı şanlı tarihimiz Metehan ile
Dünya medeniyet gördü daha o devirde
Nerden geldin sen kutlu kumandan?
Nasıl savaştın öyle hiç yılmadan?
Türkün adını kitaplara yazdırdın
Bu şanlı ordunun temelini attın

Mete:
Ben ki boy boy boylamış Oğuz Kaan
Ben ki soy soy soylamış Metehan
Bilsin cihan ki ben bu cihanın nesindeyim:
Bir idealin muhabbetinin zirvesindeyim
Dünya denen mezellete dalsın her isteyen;
Ben milletimin şeref taşan efsanesindeyim
Herkes bir özleyişle yaşar…
Ben de öylece Altaylar`ın ve Tanrıdağ`ın çevresindeyim
Merdanelikle şöyle bakıp da bir dünyaya
Kurulacak Türkiyenin azim dolu hasretindeyim

KOROen yanma bu hasretle Metehan
Gelecek birgün o beklediğin zaman
Cumhuriyet kurulacak,meclis açılacak
Atatürk ün adını bütün dünya duyacak

Sunucu 1:Avrupaya yürüyen bir hakan vardı önde
Arkasında bir ordu ki çelik yüreğiyle
Sen yürü Attila bizim önümüzde
Sen başımızda oldukça bilek bükülmez
Sen başımızda oldukça korku sinmez


Attila:Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım;
Avrupayı fethetmeninzevkini ben tattım
Galiçte battım amaRomadan çıktım
Çağ açtım , çagı kapattım
Ayak izimizi Avrupaya bıraktım
Şimdi nerdesiniz EY benim güzel soyum?
Kurdunuz mu? ne haldedir yurdum?

KOROen yanma bu hasretle ATTİLAHAN
Gelecek birgün o beklediğin zaman
Cumhuriyet kurulacak,meclis açılacak
Atarürk ün adını bütün dünya duyacak

Sunucu 2:Geliyordu o pırlanta ruhuyla tarih sahnesine
Türkün ışığı bütünleşecek İslamiyet ile
Dedi ki ben Türküm,ve müslümanım
Bundan sonra hizmettir islama maksatım
Abdülkerim Saltuk Buğradır benim adım

Saltuk Buğra:Öbür dünya durak olsun da bize
Yürüyelim ey milletim Hakk ın denizine
Eğer bu dünyagelmezse dize
Hakk ınbuyruğu vardır savaşalım
Egemenliğimiz için vuruşalım
Hak götürelim,şan alalım
Nerdesiniz Ey benim güzel soyum?
Kurdunuz mu ne haldedir yurdum?

KOROen yanma bu hasretle EY Saltuk Buğra Han
Gelecek birgün o beklediğin zaman
Cumhuriyet kurulacak,meclis açılacak
Atarürk ün adını bütün dünya duyacak

Sunucu 1 :Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü
Kızkardeşimin gelinligi, şehidimin son örtusü
Işık lşık, dalga dalga bayrağım,
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım
Sana benim gözümle bakmayanın
Mezarını kazacağım
Seni selamlamadan uçan kuşun
Yuvasını bozacağım
Ve girdi Tarihimize Osman gazi
Başlıyordu işte 6 asırlık mazi

Osman Gazi:Eğer ki üç kıtaya değmezse bu ayaklar,
Açılır gönlümde dinmez yaralar,
Vasiyetimdir size ey benim güzel soyum
Cihana hükmedecektir Kayı boyum
Yeterki siz çalışkan olun,cesur olun
Sonraaçık olur her daim yolun

KORO:Kılıç Arslan öldü sanma, yaşıyor bizde!
Atilla`nın ateşi var içimizde!
Kanije`nin gazileri daha dipdiri!
Sınırdadır Plevne`nin kırkbir askeri!
Edirne`de Şükrü Paşa bekliyor nöbet!
Dumlupınar denen şeyi bilirsin elbet!
Şehitlerden elli milyon bekçisi olan
Aşılmaz bir kayadır bu ebedi vatan

Sunucu 2:Şehitler tepesi boş değil,
Biri var bekliyor…
Ve bir göğüs nefes almak için
Rüzgar bekliyor
Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye,
Yattığı toprak belli,
Tuttugu bayrak belli,
İşte o geliyor,yıldırım gibi tufan gibi
Yıldım beyazıd geliyor,şimşek gibi

Yıldırım:Benki haçlıya boyun eğmeyen yıldırım
Yiğit köylüler! Öğrenin dersinizi:
Kahraman göz kırpmadan düşmana saldırandır
Vazifeniz: Kanije, Silistire, Pilevne,
Niğbolu, Kosova,Çaldıran dır

KORO:Genç Fatih in ordusu yine tekbir alınca
Söndürürüz batının Meryem Ana mumunu
Haritadan sileriz Tuna ya at salınca
Macarını, Sırb ını, Bulgar ını, Rum unu

Sunucu 1Dağdan aşarak indiDonanma-yı Hümayun
Kalyonları durgun suya yelkenli,
Zincirli Haliç artık azatlı!
Geliyor işte ufukların Sultanı
Geliyor işte Sultan beyaz atlı



Fatih:Ben ki İstanbul Fatihi 2Mehmet Han
Maksadım ne mülk idi ne para nede şan,
Tek bir müjdeye mazhar olmak istedim
Peygambere komşu olmak istedim
Şimdi dinleyin sizedir vasiyetim
Cihanı bir türk yurduna çevirin

KORO:Yarın Yavuz dirilip bize buyruk verince
Kızgın kum çöllerini yeni baştan aşarız
Kanlarımız sebildir; akıtarak hepsini
Belirsiz mezarlarda anılmadan yaşarız

Yavuz Selim: Mercidabık ta,Çaldıran da otlukbelinde
Yürüdük hepimiz O nun rehberliğinde
Ve getirdim kutsal emanetleri size
Hep ziyaret edin,dua edin diyeâ?¦
Burada mısınız Ey güzel soyum?
Kurdunuz mu ne haldedir yurdum?

KORO: Sen yanma bu hasretle SELİMHAN
Gelecek birgün o beklediğin zaman
Cumhuriyet kurulacak,meclis açılacak
Atarürk ün adını bütün dünya duyacak

Kanuni:İşte bengeldim ömrümle,canımla
Hayat kattım düzene kanunlarımla
İşte 3 kıtaya değdi nihayet ayağımız
Vasiyetin yerine geldi padişahımız
Ben ki Muhteşem Sultan Süleyman
Benki bir hizmetkar,aciz birinsan

KORO:Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi
Bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi

Sunucu 1:Ey onuru alınanlar! Selam sizlere!
Ey rütbesi çalınanlar! Selam sizlere!
Selam size! Üstünüzde bütün bakışlar,
Bir gün olur, tarih sizi elbet alkışlar!
Ve işte geldi Sultan, 4 Murat Han

4 Murat: Vaktiyle bir Murat varmış derlerse ne hoş
Anılmakla hangi bir ruh olmaz ki sarhoş
Haydi artık dinsin bütün ıztırapların
Ufuklardan sanlı bir gün doğacak yarın
Gönlündeki yaraların kanını dindir…
Yüzde yüz Türk olduğun gün cihan senindir…

KORO: Dalgalan sende şafaklar gibi ey şanlı hilal
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal
Ebediyen sana yok ırkıma yok izmihlal
Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet
Hakkıdır Hakk a tapanmilletimin istiklal

Sunucu 2iz rahat uyuyun ey benim güzel ecdadım
İşte karşınızda benim ulu önderim
Onla coştu bu ulu Türk halkı
Onla buldu geleceği yarını
Halkına adadı bütün varını
Yarınlar kuran Kemal Atatürk

Ataürk:Benim naçiz vucudum elbet toprak olacaktır
Ama Türk Cumhuriyeti ilelebet yaşayacaktır
Ey Türk gençliği!Birinci vazifen
Türk Cumhuriyetini kollayıp korumaktır,
İşte Cumhuriyet,sizin
İşte Meclis sizin,
Yeter ki, kıymetini bilin
Bu vatan bizimdir böyle biline
Çanakkaledeki boğazı ile
Kadını, yaşlısı ,mehmetciğiyle,
Cihanda emsali var mı nerede?
O zaman durma hadi sende söyle
Ne mutlu Türküm diyene

Not:Orotoryo grubu kürsünün etrafına hilal şeklinde dizilir sadece sunucu 1 ve sunucu 2 kürsüye çapraz ve bir adım mesafede olurSunucu 2 son konuşmasını yaparken bütün grup hilali kapatıp daire halini alır ve Atatürk ü cenber içine alıp diz çökerlerAtatürk son 2 mısrayı okurken Mete ve IV Murat bir tahtanın üsütünde katlanmış Türk bayragını getirip Atatürk e sunarlaro da konuşmasını bitirince bayrağı üç defa öperek alnına koyar ve en sonunda bayragı seyirciye döndürüp sahneden 10yıl marşıyla çıkılır

19 Mayıs Skeçleri 19 Mayıs Piyesleri 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Piyesi

19 Mayıs Piyesleri Skeçleri - 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Piyesi 19 Mayıs Skeçleri 19 Mayıs Piyesleri 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Piyesi

19 Mayıs Piyesleri Skeçleri - 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Piyesi
19 Mayıs Piyesleri Skeçleri - 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Piyesi
OYNAYANLAR: (Öğretmen, Atilla, Nur, Mete, Serpil, Ateş, Güneş, birinci öğrenci, ikinci öğrenci, üçüncü öğrenci, dördüncü öğrenci)

MECLİS: l (Öğretmen ve Öğrenciler )

DEKOR: (Bir sınıf Duvarda Atatürk'ün ve Mehmet Akif'in resimleri ve bir bayrak)

ÖĞRETMEN- Sevgili çocuklar! Bugünkü dersimizin ne olduğunu biliyorsunuz değil mi?

ÖĞRENCİLER- İstiklâl Marşı ve onu yazan şair Mehmet Akif

ÖĞRETMEN- Sizlere İstiklâl Marşımızı ve onun şairi hakkında büyüklerinizden bir şeyler öğrenmenizi, bazı şiirlerini ezberlemenizi söylemiştim Bunu yaptınız mı?

ÖĞRENCİLER- Yaptık öğretmenim!

ÖĞRETMEN- Aferin size! Şimdi sen söyle Atilla! İstiklâl Marşı ne demektir?

ATİLLA- Milletimizin kurtuluşunu, kuvvetini, birliğini anlatan ve bütün millet tarafından beğenilip benimsenen, törenlerde söylenen marştır

ÖĞRETMEN- Sen söyle Nur! Türk'lerin İstiklâl Marşı'nı Mehmet Akif nerede ve hangi yılda yazdı?

NUR- Ankara'da 1921 yılı Şubat ayında yazdı Bu şiir 12 Mart 1921 tarihinde Büyük Millet Meclisi'nde resmen Milli Marş olarak oy birliği ile kabul olundu

ÖĞRETMEN- Aferin sana Sen cevap ver Mete! Mehmet Akif nasıl bir şairdir?

METE- Mehmet Akif vatanını seven büyük bir şairdir Yaşadığı çağlarda Türk ulusu bir çok savaşlara girmiş, bozgunlara uğramış, büyük topraklar kaybetmişti O halkın çektiği ıstırabı haykırdığı gibi zaman zaman kazanılan büyük zaferleri de güzel şiirlerle övmüştür Mehmet Akif, Türk ulusunun yirmi beş asırlık büyük bir ulus olduğunu, her zaman hür yaşamış olduğunu söyler ve asla esir ve güçsüz olmadığını haykırırdı En umutsuz günlerde bile bu inancını kaybetmedi İstiklâl Savaşı'nda da Anadolu'ya geçerek sonuna kadar şiirleri, yazıları ve sözleri ile çalıştı Vatanın kurtuluşuna yardımcı oldu

ÖĞRETMEN- Doğru! Şimdi onun Birinci Dünya Savaşı'nda yazmış olduğu ve millet tarafından en çok sevilen ve tutulan şiiri hangisidir? Bunu kim biliyor?

ÖĞRENCİLER- "Çanakkale Şehitleri!" şiiri

ÖĞRETMEN- Bunu bildiniz! Şimdi Çanakkale Savaşı hakkında bilgi vermek isteyenler parmak kaldırsın! (Bütün parmaklar havaya kalkar)

ÖĞRETMEN- Görüyorum ki bunu hepiniz anlatmak istiyorsunuz Ama hep birden konuşacak olsanız bir şey anlaşılmaz Sen Serpil bu savaşı anlat! Böylece Mehmet Akif'in o şiiri niçin yazmış olduğunu öğrenelim

SERPİL- Birinci Dünya Savaşı'nda Türkler hemen hemen bütün dünya ile savaş halinde idiler Bir tarafta Türkler, Almanlar, Avusturyalılar ve Bulgarlar el eleydi Karşımızda da İngiltere, Fransa; İtalya, Rusya ve komşuları gibi büyük devletler yer almışlardı Düşmanlarımız bizi çökertmek için deniz yoluyla Çanakkale Boğazı'ndan girmek, İstanbul'u almak ve Karadeniz yoluyla zor bir duruma düşmüş bulunan Rusya'ya yardım göndermek istiyorlardı Onun için Çanakkale Boğazı'nın önüne yüzlerce savaş gemisi yığdılar Karaya da büyük kuvvetler çıkardılar Boğazı zorlamaya başladılar Ama Türkler orada çok büyük bir kahramanlık göstererek düşmana adım attırmadılar
Birçok düşman gemilerini top ateşi ile batırdıkları gibi karaya çıkan düşman ordularını da denize döktüler Çanakkale'de Türklerin kazandıkları zafer düşmanlarımız tarafından bile övüldü

ÖĞRETMEN- Doğru! Demek oluyor ki Şair Mehmet Akif de Türklerin Çanakkale'de kazandıkları bu büyük zafer üzerine o şiiri yazmış

SERPİL- Evet öğretmenim!

ÖĞRETMEN- Bu şiiri kim biliyor?

ATEŞ- Ben biliyorum Benim dedem orada şehit olduğu için babam bu şiiri bana küçük iken ezberletmişti Kendisi de her zaman söyler!

ÖĞRENCİLER- Peki Ateş! Ortaya çık ve şiiri oku!
(Ateş ortaya çıkar, şiiri okur)

ATEŞ-
"Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor"
"Bir hilâl uğruna Yarab ne güneşler batıyor"
"Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker"
"Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer"
"Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?"
"Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın:"
"Bu taşındır diyerek Kâbe’yi diksem başına:"
"Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına"
"Sonra gök kubbeyi lâhdine yapsam da tavan"
"Yedi kandilli Süreyya'yı uzatsam oradan"
"Tüllenen mağribi akşamları sarsam yarana"
"Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana!"

(Öğretmen ve öğrenciler Ateş'i alkışlarlar O da selâm vererek yerine geçer)
ÖĞRETMEN- Aferin Ateş! Çok güzel okudun!

ATİLLA- Mehmet Akif'in bu şiirini de ben okumak istiyorum izin verir misiniz?
ÖĞRETMEN- Bu şiir ne hakkında yazılmış?

ATİLLA- Bilgisizliği yeren; halkı çalışmak için şevke getiren, başımıza gelen felâketlerin hep bilgisizlikten doğduğunu anlatan bir şiir efendim

ÖĞRETMEN- Bu şiiri ne zaman yazmış?

ATİLLA- Balkan Savaşı'ndan sonra

ÖĞRETMEN- Peki oku da dinleyelim!

ATİLLA- (Ortaya çıkar ve "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" dedikten sonra şiiri okur)
"Olmaz ya Tabii Biri insan Biri hayvan"
"Öyleyse cehalet denilen yüz karasından"
"Kurtulmaya azmetmeli baştanbaşa millet"
"Kâfi mi değil yoksa bu son ders-i felâket?"
"Son ders-i felâket neye mal oldu düşünsen?"
"Beynin gözyaşı olup akardı gözünden"
"Son ders-i, felâket ne demektir? Şu demektir;"
"Gelmezse eğer kendine millet, gidecektir"
"Zira yeni bir darbeye artık dayanılmaz"
"Zira bu sefer uyku ölümdür, uyanılmaz"
(Öğretmen ve öğrenciler kendisini alkışlarlar)

ÖĞRETMEN- Sen de şiiri güzel okudun! Yalnız şair bu şiirinde ne demek istemiş? Bize bunu da açıklarsan şiiri daha iyi anlarız

ATİLLA- Mehmet Akif Türk milletinin o zaman uğramış olduğu bozgun ve felâketin sebebini milletçe geri kalışımızda, bilgisizlikte buluyor Bu bozgunun bize bir ders olmasını, herkesin çalışmasını, bilgice yücelmesini istiyor Milletin ancak o zaman kurtulabileceğini söylüyor

ÖĞRETMEN- Balkan Savaşı hakkında bize kim bilgi verecek?

GÜNEŞ- Ben vereyim öğretmenim!

ÖĞRETMEN- Bize vereceğin bilgiyi nereden öğrendin?

GÜNEŞ- Benim dedem Balkan Türklerindenmiş Balkan Savaşı'ndan sonra göçmen olarak gelmiş Ben daha küçükken bana hep oralarını anlatır, Rumeli Türküleri'ni söylerdi Oralar çok güzel yerlermiş Topraklan çok verimli imiş Hepsini düşmana bırakıp kaçmışız Atalarımızın kanlarını dökerek aldıkları bu topraklardan, inanılmaz bozgunlara uğrayarak çekilmek zorunda kalmışız

ÖĞRETMEN- Balkan Savaşı'nda hangi uluslar bize karşı birleştiler?

GÜNEŞ- Yunanlılar; Bulgarlar, Sırplar; Karadağlılar!

ÖĞRETMEN- Bu savaş hangi yılda oldu?

GÜNEŞ- 1912 yılında öğretmenim!

ÖĞRETMEN- Peki bildiklerini kısaca anlat!

GÜNEŞ- O sıralarda Türkler dünyada hemen hemen yalnız imişler Bütün büyük milletler Osmanlı İmparatorluğu'nu parçalamak, topraklarını paylaşmak için planlar kuruyorlarmış İşte Rumeli'yi almak için Balkan devletlerini silâhlandırıp kışkırtan onlar olmuş Savaş başlayınca da hangi taraf kazanırsa kazansın, eski sınırların değişmeyeceğini ilân etmişler Asırlar boyunca geri kalmış olan memleketimiz; bunun acısını bu savaşta ilk defa görmüş Bilgisiz komutanlar; silâh kullanmasını bile bilmeyen erler, koca Rumeli'yi bir yıl içinde düşmana bırakarak geri çekilmek zorunda kalmış Memleket içindeki sen ben kavgaları da halkı ikiye bölmüş olduğundan felâket felâketi kovalamış Bu savaştan bir yıl önce İtalyanlar bugün Libya dediğimiz Trablusgarp ile On iki Adaları baskınla alıp donanmamızı da yakmış oldukları için çok zor durumda kalmışız

ÖĞRETMEN- Güneş doğru şeyler anlattı İşte Şair Mehmet Akif Ersoy bu büyük bozgunun sebebini herkesten iyi anlamıştı Türk ulusunu bu felâkete sürükleyen şey, birbirine düşmüş olması, bilgisiz ve geri kalması idi Avrupalılar bilgisizliği çoktan yenmişler, fabrikalar kurmuşlar; yollar yapmışlar, çok ilerlemiş ve kuvvetlenmişlerdi Biz ise onlardan alabildiğine geri kalmıştık Bir memleket böyle geri kaldı mı komşuları onun topraklarına mutlaka göz koyar Onu ortadan kaldırmak için ellerinden gelen her şeyi yaparlar Peki çocuklar Türkiye'nin kurtarıcısı Atatürk nerede doğdu?

ÖĞRENCİLER- Selanik’te

ÖĞRETMEN- Selanik şimdi hangi milletin elinde?

ÖĞRENCİLER- Yunanlıların elinde

ÖĞRETMEN- Sen söyle Güneş! Selanik’i ne vakit kaybettik

GÜNEŞ- Balkan Savaşı'nda

ÖĞRETMEN- Demin bir şey söylemiştik Avrupalı büyük devletler Balkan Savaşı'ndan sonra, hangi taraf kazanırsa kazansın sınırların değişmeyeceğini bildirmişlerdi Bu sözlerinde durdular mı?

GÜNEŞ- Durmadılar öğretmenim Topraklarımızın paylaşılmasına razı oldular Hatta düşmanlar güzel Edirne'yi bile almışlar İstanbul'a da yaklaşmışlardı Sonra aralarında anlaşmazlık çıkınca; Türkler son bir gayretle toparlanıp ileri atıldılar ve güzel Edirne'yi düşmandan kurtardılar Mimar Sinan'ın en güzel ve en usta eseri olan Selimiye Camisi'ni Türk bayrağına kavuşturdular

ÖĞRETMEN- Sen Balkan Savaşı'nı iyi öğrenmişsin Güneş Tarihin bu acı olaylarını her Türk'ün iyice bilmesi ve bellemesi şarttır İnsanlar geçmiş felâketlerden ders almasını bilemezlerse onları yeni felâketlere uğramaktan kimse kurtaramaz Şimdi İstiklâl Savaşı'na geçelim Savaş, sen bize bunu kısaca anlat bakalım

SAVAŞ- Birinci Dünya Savaşı'ndan da yenik çıkmıştık Bizimle el ele olan devletlerden, önce Bulgaristan sonra Avusturya ve Almanya düşmana boyun eğince, biz de çaresiz olarak yenildiğimizi kabul etmek zorunda kaldık Düşmanlarımız Versay'da bize çok ağır barış şartları imzalattılar O koca Osmanlı İmparatorluğu'ndan geriye pek az yer kalması İstanbul ve Boğazlar bile elimizden alınmıştı Mersin, Adana; Gaziantep, Maraş, Fransızlar, Antalya ve çevresi İtalyanlar; Karadeniz kıyıları kısmen İngilizler ve Pontus Rumları tarafından, İzmir ve Ege de Yunanlılar eliyle işgal edilmişti Ordularımız dağıtılmıştı Hainler düşmanlarla işbirliği yapıyordu Doğu Anadolu'da da bir Ermenistan hükümeti kurulmak isteniyordu

19 Mayıs Hakkında Örnek Metin 19 Mayıs Konuşma Metni

19 Mayıs Konuşma Metni - 19 Mayıs Hakkında Örnek Metin

Sayın Okul Müdürüm, Kıymetli meslektaşlarım, Sevgili Öğrenciler,

Bugün, Mustafa Kemal'in Samsun'da tutuşturduğu kurtuluş meşalesinin, Anadolu'da elden ele, gönülden gönüle dolaşmasının ?? yıldönümü O gün Samsun’un vatanperver insanlarını selamlayan Atatürk’ün taşıdığı duygularla, sizleri selamlıyorum

Milletimizin tüm onur ve asaletiyle Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün rehberliğinde tarih sahnesinde bir defa daha şaha kalkışının başlangıcıdır 19 Mayıs;

19 Mayıs, sadece Türk millî kurtuluş hareketinin başlangıcı değil, yeni Türk devletinin de çağdaş değerlerle milletler ailesi içerisinde yerini almasının adıdır

19 Mayıs, gençlik; gençlik gelecek demektir Türk genci, Türk İstiklali ve Türk Cumhuriyeti’nin yılmaz bekçisi, bugün ve yarınların tek ve en büyük güvencesidir

“Sizler yeni Türkiye’nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar” diyor Atatürk

Sevgili gençler,

“Siz Türk’e istiklâl aşkını veren, Kara Fatmaların, Nene Hatunların, Yalnız Efelerin; Siz “Ya istiklal ya ölüm diyen: Antepli Şahinlerin, Sütçü İmamların, Hasan Tahsinlerin, Seyit Onbaşıların; Siz tarihi tarih yapan Barborosların, Ulubatlı Hasanların, Yavuzların, Atatürklerin soyundansınız”

Binlerce şehit vererek, sıkıntı ve yokluklar içinde, büyük özverilerle kurulan Türkiye Cumhuriyeti sizlere emanettir Bu değerli emaneti yaşatmak ve sonsuza kadar korumak, gelecek kuşaklara en iyi şekilde aktarmak, en başta gelen görev ve sorumluluğunuz olmalıdır

Sevgili gençler,

Temeli 19 Mayıs’ta Mustafa Kemal Atatürk tarafından atılan "milli egemenlik" ilkesi ile, birliğimiz ve bütünlüğümüz sağlanmış, çarenin ancak millette olduğu tescillenmiştir

Bugün de vazgeçilmez güç kaynağımız olan “Milli İrade”nin yaşatılması için hepimize ve özellikle de Atatürk'ün 19 Mayıs'ı armağan ettiği siz gençlere büyük görevler düşmektedir

Unutmayınız ki sizler: Atatürk'ün eserlerinin temel taşısınız
Unutmayınız ki: her 19 Mayıs'ta, Samsun'dan, elden ele Ankara'ya koşturulan bayrağımız, rengini, siz asil Türk evladının damarlarındaki asil kandan almaktadır
Unutmayınız ki “Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır”

Sözde değil, bu özde duygularla, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını ve bu vatan için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyor; siz gençlerimizin bayramını tebrik ediyorum

19 Mayıs Hakkında Yazı 19 Mayıs Yazıları 19 Mayıs Günü Yazıları

19 Mayıs Hakkında Yazı 19 Mayıs Yazıları 19 Mayıs Günü Yazıları



19 Mayıs Yazıları - 19 Mayıs Hakkında Yazı
19 Mayıs Yazıları - 19 Mayıs Hakkında Yazı
19 Mayıs 1919 Ulusal Kurtuluş Savaşımızın başladığı gündür I Dünya Savaşı sonunda ülkemizin birçok yeri savaşı kazanan devletler tarafından işgal edilmişti Yurdumuzu bu durumdan kurtarmak için Atatürk, 16 Mayıs 1919'da "Bandırma Vapuru" ile İstanbul’dan Samsun'a hareket etti 19 Mayıs 1919'da Samsun'a vardı ve burada Kurtuluş Savaşını başlattı Üç yıl süren savaşlar sonunda ülkemiz yabancı güçlerden kurtarıldı 29 Ekim 1923'te Türkiye Cumhuriyeti ilan edildi Atatürk'ün, Samsun'a varış tarihi olan 19 Mayıs günü Ata’nın isteği üzerine "Gençlik ve Spor Bayramı" olarak kutlanmaktadır

Atatürk Türk gençliğini seviyor, onlara güveniyor ve Türkiye’nin geleceğini onların ellerine bırakmaya çekinmiyordu Gençliğe bıraktığı bu önemli görevi söylevinde şöyle dile getiriyordu Atatürk: "Ey Türk Gençliği! Birinci ödevin; Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini sonsuzluğa değin korumak ve savunmaktır Varlığının ve geleceğinin biricik temeli budur Bu temel senin en değerli güven kaynağındır"

Atatürk, "Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur!" sözü ile başarılı olabilmenin bir koşulunun da sağlıklı olmak olduğunu, sağlıklı olmak için de spor yapmak gerektiğini vurgulamıştır

Her yıl 19 Mayıs günü Gençlik ve Spor Bayramımız yurdun her yanında spor gösterileri ve törenlerle kutlanır

19 Mayıs; 1981 yılından bu yana "Atatürk'ü Anma Günü" olarak da kutlanmaktadır Bunun nedeni Atatürk’ün bir söyleşi sırasında: "Ben 19 Mayıs'ta doğdum" demiş olmasıdır

Anneler Günü Fotolar,Anneler Günü Gifleri 2010 , anneler günü resimleri , hareketli yazılı anneler günü resimleri

Anneler Günü, e Kartları ,Anneler Günü,Anneler Günü İçin E kart,Anneler Günü Resimler, ve,Anneler Günü Fotolar,Anneler Günü Gifleri 2010 , anneler günü resimleri , hareketli yazılı anneler günü resimleri, anneler günü kutlama kartları , anne gifleri ,anneye gifler ,hareketli anneler









Anneler Günü için Özlü Sözler Anneme En Güzel Sözler Anneler Günü Sloganlar

Anneler Günü ile ilgili Sözler ,Anneler Günü Özlü Sözler, Anneler Günüyle ile Özdeyişler , Anneler Günü Sloganları

Anneciğim seni ben çiçeklerden yemişten ve klasik dörtlüklerde anlatıldığından daha çok fazla severim,seni çook severim

Benım ıcın herseye katlanan, her zaman yanımda olan, degerı bıcılemeyen dunyanın en guzel annesıne … anneler gunun kutlu olsun

Anne senı sevıyorum…belkı sevgımı her zaman gosteremıyor olabılırım ama sen bunu daıma bılıyorsun…anneler gunun kutlu olsun

Kelımelerle anlatılamayan fedakarlık ve karsılıksız sevgıyı, tarıf et desen bana herhalde sadece "anne" derdımanneler gunun kutlu olsun

Dun sana kızdıklarımı bugun ben yapıyorum anne Cunku aslında senın kucuk bır kopyanım Umarım senın kadar sevgı dolu olurum

Meger dılımdekı ve beynımdekı en guzel kelıme senın adınmıs Sana her seslenısımde ya acım dınmıyor yada sevgım cosuyoranneler gunun kutlu olsun

Eger bana gozlerınle degıl de kalbınle bakmıs olsaydın, senı ne kadar sevdıgımı cok ıyı anlardınanneler gunun kutlu olsun

Bır gunumde degıl her gunumdesın Her gun her sanıye benımlesın Her zaman bana destek oldun Sen benım ıcın cok ozelsın Anneler gunun kutlu olsun

Sen hayatımın kutup yıldızı oldun Nereye gıdersem gıdeyım ısıgının aldtında sevgınle uyudum Dogru yolu buldumsenı sevıyorum anne

Bu dunyadakı en guvenlı sıgınagım senın kucagınbenım annem olman bu dunyadakı en buyuk sansım Senı sevıyorum annem

Benım ıcın herseye katlanan, her zaman yanımda olan, degerı bıcılemeyen dunyanın en guzel annesıne anneler gunun kutlu olsun

Kelımelerle anlatılamayan fedakarlık ve karsılıksız sevgıyı, tarıf et desen bana herhalde sadece "anne" derdımanneler gunun kutlu olsun

Bır gunumde degıl her gunumdesın Her gun her sanıye benımlesın Her zaman bana destek oldun Sen benım ıcın cok ozelsın Anneler gunun kutlu olsun

Eger bana gozlerınle degıl de kalbınle bakmıs olsaydın, senı ne kadar sevdıgımı cok ıyı anlardınanneler gunun kutlu olsun

Annecıgım, bır gunumde degıl her gunumdesın Annem olman dunyadakı en buyuk sansım,ıyıkı varsınsenı cok sevıyorum annem

Sen hayatımın kutup yıldızı oldun Nereye gıdersem gıdeyım ısıgının aldtında sevgınle uyudum Dogru yolu buldumsenı sevıyorum anne

Sevgılı annecıgım, bırgun umarım bana gosterdıgın sevgı ve sabrı sana gosterebılme sansım olur…anneler gunun kutlu olsun

Dun sana kızdıklarımı bugun ben yapıyorum anne Cunku aslında senın kucuk bır kopyanım Umarım senın kadar sevgı dolu olurum

Meger dılımdekı ve beynımdekı en guzel kelıme senın adınmıs Sana her seslenısımde ya acım dınmıyor yada sevgım cosuyoranneler gunun kutlu olsun

2010 Anneler Günü Resimleri Anneler Günü Gifleri Anneme Hareketli Resimler

Anneler Günü Gifleri 2010 , anneler günü resimleri , hareketli yazılı anneler günü resimleri, anneler günü kutlama kartları , anne gifleri ,anneye gifler ,hareketli anneler
Anneler Günü Gifleri 2010 , anneler günü resimleri , hareketli yazılı anneler günü resimleri, anneler günü kutlama kartları , anne gifleri ,anneye gifler ,hareketli anneler









2010 En güzel Anneler Günü Şiirleri Anneler Günü Resimli Şiirler


2010 En güzel Anneler Günü Şiirleri Anneler Günü Resimli Şiirler

Anneme Şiir

Meleklerin en kutsalı,insanların güzeli,
Kulların en temizi,sevgilerin en yücesi,
Gülücüklerin en iyi,öpücüklerin en tatlısı,
Annelerin annesi baş tacısın sen anne.
Kucağında bahardı hep gözlerimiz,
Öpücüklerin en temiz taze kır çiçekleri,
Biz seninle neler gördük neler yaşadık,
Dayanamam dayanamıyorum anne.
Öperdim her zaman mis kokulu gül yüzünü,
Sarmalar kucaklardım seni doyasıya,
Isıtırdın içimi,kızgın güneşim gibiydin,
Biz seninle ne yağmurlarda ıslandık,
Dayanamam dayanamıyorum anne.
Rüzgarlara tüm zorluklara göğüs gerdin,
Yokluklara saçlarını hep süpürge ederdin,
Biz ne iyi kötü günler geçirdik be anne,
Her zaman her zorlukta beraberdir bir anlık,
Şimdi sen yoksun bil ki her yer karanlık,
Biz ne azaplar ne zorluklar yaşadık,
Dayanamam dayanamıyorum anne.
Biliyorum ağlasam da geri gelmezsin,
Yağmurlarla inip yüzüme gülemezsin,
Bak yavrun üzgün mü anasız mı bilmezsin,
Dayanamam dayanamıyorum anne.
Yaşadığım dünya tüm sessizliğe büründü,
Yağan kar damlardan yüreklere küründü,
Yağan yağmur bile hüzünlere büründü,
Gecem gündüzün sanki birbirine karıştı,
Kalbime yanan kızgın kor ateş dağladı,
Dayanamam dayanamıyorum anne.
Döndüm baktım geriye ne dünya boşmuş,
Saf sade ve temiz tertemiz erdemli dürüst,
Annelerin annesi, güzellerin en güzeli,
İyilerin en iyisi,meleklerin en meleği,
Oğlumun çok sevdiği biricik babaannesi,
Kızımın adı ağzımın vazgeçilmez tadı,
Olan güzel hacı annemin yokluğunu,
Dayanamam dayanamıyorum anne.

Muharrem Üzümlü

ANNEM

Annelerin en güzeli,
Sensin, benim güzel annem.
Ilık esen bahar yeli,
Sensin, benim güzel annem.

Güneş yüzlü, altın kalpli,
Ağır başlı, tatlı dilli,
Meleklerin eşi sanki
Sensin, benim güzel annem.

Açan çiçek, çağlayan su,
Gülümseyen engin duygu,
Evimizin mutluluğu
Sensin, benim güzel annem.

H. Latif SARIYÜCE

ANACIĞIM


Dünyada apayrı yeri olan bir sevgi
Anne sevgisi.
Artık ben de bir anayım.
Anam seni dünden daha çok seviyorum!
Çocukluğumda dua ederdim Allah'a
Anam ölmesin diye.
Tanrım kabul etti dualarımı,
Göstermedi bana senin acını.
Bu yıl da geldi 'Anneler Günü'
Ne alsam sana yetmez,
Senin hakkın ödenmez!
Sana duygularımdan bir demet.
Anneler günün kutlu olsun.
Ellerinden öptüm, canım anacığım!

Nuray (Kahveci) Zaralı

ANNELER GÜNÜ


“Anneme ve bütün annelere”

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Kaç geceler bana ninni söylerdi
Hasta olunca oydu başucumda bekleyen
Biraz yorulmayayım, üzülmeyeyim, hemen
Alır kucağına okşardı, saçlarımı öperdi.

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Uzun kış geceleri masal masaldı
Güzel çoban kızları, iyi kalpli sultanlar
Bir suyun akışı gibi geçip gitti zamanlar
Şimdi ne o dünkü çocuk, ne de o masal kaldı.

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Yıkayan oydu mürekkep lekeli parmaklarımı
Akşam biraz geciksem yollara düşerdi
Sokağa çıkarken «Yavrucuğum üşütme» derdi.
Hemen bir kazak örerdi biraz boş kaldı mı.

Nasıl hatırlamam anacığım nasıl
Bilirim yine kalbinde yerim anacığım
Selam sana Anneler Günü İstanbul’dan
Yeni dönmüşçesine bir akşam okuldan
Vefalı ellerinden öperim anacığım.

Ümit Yaşar Oğuzcan

ANNEME ŞİİR


Annemi ben çok severim,
Melek annem, güzel annem,
Üzülmesin sakın derim
Melek annem, güzel annem.

İyi doğru sözler onda,
Şefkat dolu gözler onda,
Sevgi, ışık var yolunda,
Melek annem, güzel annem.

Anne yüzü ne asil yüz,
Anne gözü ne derin göz,
Anne özü, pırlanta öz,
Melek annem, güzel annem.

O gülerse çağlayanım,
O ağlarsa ağlayanım,
Ona gönül bağlayanım;
Melek annem, güzel annem.

Rıfat Necdet Evrimer

2 Mayıs Diyarbakır Beşiktaş Maç Özeti Golleri Video İzle 02.05.2010

2 Mayıs Diyarbakır Beşiktaş Maç Özeti Golleri Video İzle 2 Mayıs Diyarbakır Beşiktaş Maç Özeti Golleri Video İzle 02.05.2010