Muhteşem Yüzyıl Jenerik, Muhteşem Yüzyıl Müziği, Muhteşem Yüzyıl müzik İndir ,muhteşem 100 yıl dizisi,muhteşem 100 yıl dizisi jenerik,muhteşem yüzyıl dizi müziği,
Müziği indirmek için tıkla
Güncel,Haber,Dizi,Fragman,Resim,Magazin,Sağlık,Müzik gibi Konuların Paylaşıldıgı Web Günlüğüdür.
9 Aralık 2010 Perşembe
Bunları Boşver Klibi Ferhat Göçer Bunları Boşver Dinle
Bunları Boşver şarkısı, ferhat Göçer bunları boşver,bunları boşver dinle, Şarkısı, Bunları Boşver Klibi, Ferhat Göçer son şarkısı
Facebook Nihat Doğan Geyikleri
Bu geyikler Nihat Doğan'ı çok kızdıracak! İşte yeni Nihatar!
'Avatar filmini 9 defa izledim' diyerek alay konusu olan Nihat Doğan'ı çok kızdıracak geyikler...
NEW YORK ESPRİSİ
Geçtiğimiz aylarda "Avatar'ı 9 kere izledim" diyerek alay konusu olan Nihat Doğan'ın New York'ta Beş Minare filmiyle ilgili, "Anladım kadarıyla New York'ta geçiyor" dediği yazıldı.
DİLLERİNE DOĞAN'I DOLADILAR
Bu sözlerini bir grubun uydurduğunu söyleyen Doğan, "Benim koyunumun zekası o ahmaklardan fazla" dedi. Bunun üzerine Doğan'a 'Nihatar' lakabı takıldı ve türkücüyle dalga geçen bir sayfa oluşturuldu.
NiHAT DOĞAN'DAN ÖZLÜ SÖZLER
Saygıda sıfır hatayla oynarım.
Önüme trilyarlar serseydiniz. Siz sahte okeyler size cok teşekkür ediyorum.
İbrahim Tatlıses televizyon kolpacısı. Yiyorsa "face to face" halleder.
Sevdiceğim olacak avrat böyle taşı sıkmalı, suyuna ekmek banmalı.
Ben helalimin yoluna gül serdirtmem.
Nihat Doğan sakal gibidir, kestikçe uzar.
Benim koyunum Avrupa'dakinden farklı bakıyor.
iNTERNETTEKi DOĞAN GEYiKLERi
Geçen gün İngiltere'ye gittim. Adamlar aşmış arkadaş, elin çöpçüsü bile İngilizce konuşuyor.
İyi ki yabancı biri olarak doğmamışım. Çünkü yabancı dil bilmiyorum.
Annemler yedi kardeştir. Tesadüfe bak dayımlar da yedi kardeş!
Geçen gün havada bir kuş gördüm, gözlerime inanamadım. Uçuyordu.
Beni çok iyi bilen çok iyi biliyor.
İnanır mısınız; annemle babam aynı gün evlenmiş.
Avatar'ı 9 Kere izledim sanırım olay uzayda geçiyor...
Maçta hakem sarı kart gösterdi. Anladığım kadarıyla kart sarıydı.
Yaşamak için nefes almak zorundayız. Anladığım kadarıyla, nefes almazsak ölürüz.
Kurtlar Vadisi'ni 4 yıldır izliyorum, arkadaş inanır mısın; 1 tane bile kurt göremedim.
Asansörde 4 kişilik yazıyordu; ben de binmek için 3 kişi daha bekledim.
Doktora gidip "aaa deyin" dedim, beni psikolojik danışma bölümüne gönderdi, anladığım kadarıyla o bana "aaa deyin" diyecekti.
'Avatar filmini 9 defa izledim' diyerek alay konusu olan Nihat Doğan'ı çok kızdıracak geyikler...
NEW YORK ESPRİSİ
Geçtiğimiz aylarda "Avatar'ı 9 kere izledim" diyerek alay konusu olan Nihat Doğan'ın New York'ta Beş Minare filmiyle ilgili, "Anladım kadarıyla New York'ta geçiyor" dediği yazıldı.
DİLLERİNE DOĞAN'I DOLADILAR
Bu sözlerini bir grubun uydurduğunu söyleyen Doğan, "Benim koyunumun zekası o ahmaklardan fazla" dedi. Bunun üzerine Doğan'a 'Nihatar' lakabı takıldı ve türkücüyle dalga geçen bir sayfa oluşturuldu.
NiHAT DOĞAN'DAN ÖZLÜ SÖZLER
Saygıda sıfır hatayla oynarım.
Önüme trilyarlar serseydiniz. Siz sahte okeyler size cok teşekkür ediyorum.
İbrahim Tatlıses televizyon kolpacısı. Yiyorsa "face to face" halleder.
Sevdiceğim olacak avrat böyle taşı sıkmalı, suyuna ekmek banmalı.
Ben helalimin yoluna gül serdirtmem.
Nihat Doğan sakal gibidir, kestikçe uzar.
Benim koyunum Avrupa'dakinden farklı bakıyor.
iNTERNETTEKi DOĞAN GEYiKLERi
Geçen gün İngiltere'ye gittim. Adamlar aşmış arkadaş, elin çöpçüsü bile İngilizce konuşuyor.
İyi ki yabancı biri olarak doğmamışım. Çünkü yabancı dil bilmiyorum.
Annemler yedi kardeştir. Tesadüfe bak dayımlar da yedi kardeş!
Geçen gün havada bir kuş gördüm, gözlerime inanamadım. Uçuyordu.
Beni çok iyi bilen çok iyi biliyor.
İnanır mısınız; annemle babam aynı gün evlenmiş.
Avatar'ı 9 Kere izledim sanırım olay uzayda geçiyor...
Maçta hakem sarı kart gösterdi. Anladığım kadarıyla kart sarıydı.
Yaşamak için nefes almak zorundayız. Anladığım kadarıyla, nefes almazsak ölürüz.
Kurtlar Vadisi'ni 4 yıldır izliyorum, arkadaş inanır mısın; 1 tane bile kurt göremedim.
Asansörde 4 kişilik yazıyordu; ben de binmek için 3 kişi daha bekledim.
Doktora gidip "aaa deyin" dedim, beni psikolojik danışma bölümüne gönderdi, anladığım kadarıyla o bana "aaa deyin" diyecekti.
Angelina Jolie Acun Ilıcalı röportajı
Acun'dan yılın röportajı! Angelina Türkiye'ye gelecek mi?
Yeni filmi "The Tourist"in (Turist) 3 Aralık'taki galasına katılmak üzere Fransa'ya giden Angelina Jolie, ünlü televizyoncu Acun Ilıcalı ile Paris'te bir araya geldi. Ilıcalı'nın Kütahya'dan götürdüğü hediye, ünlü yıldızı çok mutlu etti. İşte ikilinin Le Meurice Hotel'de gerçekleştirdiği o çok özel röportaj.
DÜNDEN BUGÜNE ANGELINA JOLIE
Merhaba, nasılsınız?
- İyiyim, teşekkür ederim.
Söyleşimizden önce size bir hediye vermek istiyorum. Türkiye'den, Anadolu'dan getirdim. El yapımı ve ülkemiz için çok değerli bir parça...
- Çok güzelmiş, çok teşekkür ederim. Bu nerede yapıldı?
Türkiye'nin Kütahya şehrinde...
- Brad (Pitt) bu hediyeye bayılacak! Türkiye'nin tarihi özelliklerinden bahsediyordu. Bildiğim kadarıyla birçok açıdan zengin bir ülkeniz var.
Şimdiye kadar ülkemize hiç gelmediniz ama Türkiye'deki hayranlarınız sizi görmek için can atıyor.
- Aslında gelmeyi planlıyoruz.
Gerçekten mi?
- Evet, orada görülmesi gereken birçok güzel yer olduğunu biliyoruz. Brad'in mimari eserlere karşı ilgisi var ve bu konuları öğrenmeye çok hevesli. Bir de Türkiye'de bisiklet turu yapılabilecek birçok rota olduğunu öğrendik.
AMERİKA'DAKİ BİRÇOK İNSAN DÜNYADAN BİHABER YAŞIYOR
Dünya çapında pek çok önemli projede yer aldınız. Yaptığınız işlerle hayırsever bir sembol haline geldiniz. Küçükken, kendinizi ileride bü tür projelerde yer alacak biri olarak görür müydünüz, yoksa olaylar kendiliğinden gelişti ve siz bunları yapmaya mı karar verdiniz?
- Sevilen bir annem vardı ve beni çevresinde yaşanan olayların farkında olan biri olarak yetiştirdi. Genç yaşta seyahat edebilme fırsatını yakaladım ve gittiğim bazı ülkelerde şahit olduğum olaylar, bu konulara karşı daha ilgili olmamı sağladı. Bu yüzden kendimi çok şanslı hissediyorum.
Şanslı derken?
- Amerika'da dünyadan bihaber yaşayan o kadar çok kişi var ki, onları düşündükçe doğru işler yaptığıma inanıyorum. Amerika'nın gündeminde hiçbir zaman Pakistan'daki sel felaketi yer almaz. Kendisine çok konsantre yaşayan bir ülkedir Amerika. O nedenle annemin bana verdiği bu bilinç, her zaman gurur kaynağım olmuştur.
DÜNYADAKİ EN OLAĞANÜSTÜ İNSANLAR MÜLTECİLER
Dünyada birçok sorun yaşanıyor ve siz bu sorunlara el atan sayılı isimlerden birisiniz. Peki hangi ülkeye gideceğinize nasıl karar veriyorsunuz? Önceden plan yaparak mı hareket ediyorsunuz, yoksa her şeye bir anda mı karar veriyorsunuz?meteoman
- Kimi zaman planlayarak, kimi zaman da bir anda hareket ediyorum. Ben 10 yıldır mültecilerle birlikte çalışıyorum. Zamanında bu konu derinlemesine tartışılmıyordu, bense konuşulması gerektiğine inanıyordum. Mülteci sorununa baktığınız zaman, var olan diğer problemlerle bağlantılı olduğunu göreceksiniz. Mülteci sorunu, kadınların ve çocukların yaşadığı sorunları, eğitim, sağlık alanında yaşadıkları eksiklikleri bir çatı altında topluyor. Mültecilerle birlikte yaklaşık 100 ülkede faaliyet gerçekleştiriyoruz. Ve bu şekilde birçok farklı sorunla yakından ilgilenebiliyoruz. Ayrıca onlar benim için dünyadaki en olağanüstü insanlar. Hayatta kalma savaşı veriyorlar ve inanın çok güçlüler.
Son olarak Türk hayranlarınıza söylemek istediğiniz bir şey var mı?
- Türk insanıyla tanışmayı ve Türkiye'ye gelmeyi çok istiyorum. Brad ve ben ülkenizi ziyaret etmeyi planlıyoruz ve bu da bizi çok heyecanlandırıyor.
Biz de sizin güzel ailenizle tanışmayı çok istiyoruz. Eminim ülkemizde geçireceğiniz günler, sizin için de çok güzel bir hatıra olacak.
- Çok teşekkür ederim.
DAHA AZ AMERİKALI OLMAYI ÖĞRENDİM
Yeni filminiz "The Tourist"in çekimleri Avrupa'da yapıldı. Avrupa'da çekilen bir filmde yer almak sizin için nasıl bir deneyimdi?meteoman
- Harika! "The Tourist"te Avrupa kendi karakterini ortaya koyuyor. Film bir taraftan Avrupai özellikler taşıyor. Avrupalı bir yönetmeni olduğu için Avrupalı bir film hissi veriyor. John (Johnny Depp) ve ben, ama özellikle ben daha az Amerikalı olmayı öğrendim ve Paris'te aynı zamanda Venedik'te olmamız buna büyük katkı sağladı.
Rol aldığınız birçok film Amerika'da çekildi, o nedenle "The Tourist" sizin için farklı bir tecrübe oldu, değil mi?meteoman
- Evet, çok keyif aldım. Tabii ki her filmden çekim sırasında aynı zevki almıyorsunuz. Avrupa'da film çekmek her Amerikalı oyuncu için büyük değişiklik. Birçok Amerikalı'nın gezmek için para harcadığı yerlerde biz film çektik ve gerçekten güzel oldu.
Yeni filmi "The Tourist"in (Turist) 3 Aralık'taki galasına katılmak üzere Fransa'ya giden Angelina Jolie, ünlü televizyoncu Acun Ilıcalı ile Paris'te bir araya geldi. Ilıcalı'nın Kütahya'dan götürdüğü hediye, ünlü yıldızı çok mutlu etti. İşte ikilinin Le Meurice Hotel'de gerçekleştirdiği o çok özel röportaj.
DÜNDEN BUGÜNE ANGELINA JOLIE
Merhaba, nasılsınız?
- İyiyim, teşekkür ederim.
Söyleşimizden önce size bir hediye vermek istiyorum. Türkiye'den, Anadolu'dan getirdim. El yapımı ve ülkemiz için çok değerli bir parça...
- Çok güzelmiş, çok teşekkür ederim. Bu nerede yapıldı?
Türkiye'nin Kütahya şehrinde...
- Brad (Pitt) bu hediyeye bayılacak! Türkiye'nin tarihi özelliklerinden bahsediyordu. Bildiğim kadarıyla birçok açıdan zengin bir ülkeniz var.
Şimdiye kadar ülkemize hiç gelmediniz ama Türkiye'deki hayranlarınız sizi görmek için can atıyor.
- Aslında gelmeyi planlıyoruz.
Gerçekten mi?
- Evet, orada görülmesi gereken birçok güzel yer olduğunu biliyoruz. Brad'in mimari eserlere karşı ilgisi var ve bu konuları öğrenmeye çok hevesli. Bir de Türkiye'de bisiklet turu yapılabilecek birçok rota olduğunu öğrendik.
AMERİKA'DAKİ BİRÇOK İNSAN DÜNYADAN BİHABER YAŞIYOR
Dünya çapında pek çok önemli projede yer aldınız. Yaptığınız işlerle hayırsever bir sembol haline geldiniz. Küçükken, kendinizi ileride bü tür projelerde yer alacak biri olarak görür müydünüz, yoksa olaylar kendiliğinden gelişti ve siz bunları yapmaya mı karar verdiniz?
- Sevilen bir annem vardı ve beni çevresinde yaşanan olayların farkında olan biri olarak yetiştirdi. Genç yaşta seyahat edebilme fırsatını yakaladım ve gittiğim bazı ülkelerde şahit olduğum olaylar, bu konulara karşı daha ilgili olmamı sağladı. Bu yüzden kendimi çok şanslı hissediyorum.
Şanslı derken?
- Amerika'da dünyadan bihaber yaşayan o kadar çok kişi var ki, onları düşündükçe doğru işler yaptığıma inanıyorum. Amerika'nın gündeminde hiçbir zaman Pakistan'daki sel felaketi yer almaz. Kendisine çok konsantre yaşayan bir ülkedir Amerika. O nedenle annemin bana verdiği bu bilinç, her zaman gurur kaynağım olmuştur.
DÜNYADAKİ EN OLAĞANÜSTÜ İNSANLAR MÜLTECİLER
Dünyada birçok sorun yaşanıyor ve siz bu sorunlara el atan sayılı isimlerden birisiniz. Peki hangi ülkeye gideceğinize nasıl karar veriyorsunuz? Önceden plan yaparak mı hareket ediyorsunuz, yoksa her şeye bir anda mı karar veriyorsunuz?meteoman
- Kimi zaman planlayarak, kimi zaman da bir anda hareket ediyorum. Ben 10 yıldır mültecilerle birlikte çalışıyorum. Zamanında bu konu derinlemesine tartışılmıyordu, bense konuşulması gerektiğine inanıyordum. Mülteci sorununa baktığınız zaman, var olan diğer problemlerle bağlantılı olduğunu göreceksiniz. Mülteci sorunu, kadınların ve çocukların yaşadığı sorunları, eğitim, sağlık alanında yaşadıkları eksiklikleri bir çatı altında topluyor. Mültecilerle birlikte yaklaşık 100 ülkede faaliyet gerçekleştiriyoruz. Ve bu şekilde birçok farklı sorunla yakından ilgilenebiliyoruz. Ayrıca onlar benim için dünyadaki en olağanüstü insanlar. Hayatta kalma savaşı veriyorlar ve inanın çok güçlüler.
Son olarak Türk hayranlarınıza söylemek istediğiniz bir şey var mı?
- Türk insanıyla tanışmayı ve Türkiye'ye gelmeyi çok istiyorum. Brad ve ben ülkenizi ziyaret etmeyi planlıyoruz ve bu da bizi çok heyecanlandırıyor.
Biz de sizin güzel ailenizle tanışmayı çok istiyoruz. Eminim ülkemizde geçireceğiniz günler, sizin için de çok güzel bir hatıra olacak.
- Çok teşekkür ederim.
DAHA AZ AMERİKALI OLMAYI ÖĞRENDİM
Yeni filminiz "The Tourist"in çekimleri Avrupa'da yapıldı. Avrupa'da çekilen bir filmde yer almak sizin için nasıl bir deneyimdi?meteoman
- Harika! "The Tourist"te Avrupa kendi karakterini ortaya koyuyor. Film bir taraftan Avrupai özellikler taşıyor. Avrupalı bir yönetmeni olduğu için Avrupalı bir film hissi veriyor. John (Johnny Depp) ve ben, ama özellikle ben daha az Amerikalı olmayı öğrendim ve Paris'te aynı zamanda Venedik'te olmamız buna büyük katkı sağladı.
Rol aldığınız birçok film Amerika'da çekildi, o nedenle "The Tourist" sizin için farklı bir tecrübe oldu, değil mi?meteoman
- Evet, çok keyif aldım. Tabii ki her filmden çekim sırasında aynı zevki almıyorsunuz. Avrupa'da film çekmek her Amerikalı oyuncu için büyük değişiklik. Birçok Amerikalı'nın gezmek için para harcadığı yerlerde biz film çektik ve gerçekten güzel oldu.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)