10 Ağustos 2010 Salı

Suya Girmek Orucu Bozar mı Denize Girmek Orucu Bozar mı

Suya Girmek Orucu Bozar mı Denize Girmek Orucu Bozar mı

Diyanet İşleri Başkanlığı yaptığı açıklamada, oruç tutarken nelere dikkat edilmeli, hangi hallerde oruç bozulur tartışmalarına son noktayı koydu.
Diyanet İşleri Başkanlığına göre, sıcak havada ağır bir işte çalışanlar, oruç tuttukları takdirde sağlıklarına bir zarar geleceğinden endişe ediyorlarsa oruç tutmayabiliyor.


Suya girmek değil ancak genze su kaçması orucu bozuyor, deniz veya havuzda ağza su kaçma ihtimali yüksek olduğundan girilmesi tavsiye edilmiyor.

Yeme, içme ve cinsel ilişkide bulunma orucu bozuyor. Sigara, nargile gibi keyif veren tütün kökenli dumanlı maddelerle tiryakilik gereği alınan tüm maddeler oruç yasakları kapsamına giriyor.

Ağızdan alınacak hap, şurup ve pastil gibi şeyler doğrudan mideye geçtiği ve tedavi amaçlı olsa bile beslenme niteliği taşıdığı için orucu bozuyor. Buruna enfiye çekmek, boğaza inecek şekilde bol miktarda su çekmek de oruca zarar veriyor.

Unutarak bir şey yeyip içme, yıkanma, ağza su alma, diş fırçalama (misvak kullanma), sürme çekme, eşini öpme, yağlanma ve koku sürmek orucu bozmuyor. Kusma, kasten yapılmadığı durumlarda oruca zarar vermiyor, kasten yapıldığında ise sadece ağız dolusu olması halinde oruç bozuluyor.

-ORUCA GÜCÜ YETMEYENLER İÇİN FİDYE-

Ergen ve akıl sağlığı yerinde Müslümanlar oruç tutmakla yükümlü sayılıyor ancak hasta ve yolcu olanlarla gebe veya emzikli kadınlar oruç tutmayıp, normal duruma döndükten sonra oruçlarını kaza edebiliyorlar.

Ağır bir işte çalışmak durumunda kalanlar, sıcakta oruç tuttukları takdirde sağlıklarına bir zarar gelecekse oruç tutmayabiliyor. Ancak daha sonra oruçlarını kaza edebiliyor.

Oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlılar ise ramazan ayı boyunca her gün bir fakiri doyurarak (fidye), bu ibadeti yerine getirmiş oluyor.

Tutulamayan oruçların fidyesi, ramazanın başında veya sonunda, nakit para veya mal olarak da bir veya birçok yoksula verilebiliyor.

-TIBBİ MÜDAHALELER-

Astım hastalarının kullandığı sprey, göz, kulak ve burun damlası, dil altı hapları, fitil, kulak zarında delik bulunmayanların kulak yıkatması, idrar kanalını görüntüleme, idrar kanalına ilaç akıtma, su, yağ ve benzeri gıda özelliği taşıyan başka bir maddenin vücuda girmemesi kaydıyla endoskopi, kolonoskopi yaptırmak gibi tıbbi yöntemler oruca zarar vermiyor. Kulak, burun ve göze konulan ve tamamen tedavi amaçlı ilaç ve damlalar da orucu bozmuyor. Oruçlu iken tedavi ve aşı amaçlı iğneler yapılabiliyor.

Makattan ultrason çektirme, lokal anestezi, suyun bağırsaklara verilmesinden sonra bekletilmeyip bağırsakların hemen temizlenmesi kaydıyla lavman yaptırma, herhangi bir sıvı madde almadan hemodiyalize girme, gıda ve keyif verici olmayan enjeksiyon, anjiyo ve biyopsi yaptırma, kan verme, merhem sürme ve vücuda ilaçlı bant yapıştırma da orucu bozmuyor.

-RAMAZANIN HER GÜNÜ İÇİN AYRI NİYET EDİLMELİ-

Sahur yapmak ve sahur yemeğini mümkün olduğunca gecenin son vaktine denk getirmeye çalışmak, dinen uygun görülüyor. İslam dini, iftarın vakitinde yapılmasını teşvik ediyor.

Oruç için niyet etmek önem taşıyor, oruca kalben niyet etmek, hangi orucu tutacağını kalbinden geçirmek yeterli sayılıyor. Ramazanın her günü için ayrı ayrı niyet edilmesi gerekiyor. Sahura kalkıp yeme ve içme de niyet yerine geçiyor.

Ramazan boyunca maddi durumu yetersiz kişilere iftar yemeği verilmesi, Kur'an-ı Kerim okunması, oruç açılırken dua edilmesi ve kötü söz ve davranışlarla dedikodudan kaçınılması, ramazan ayında tavsiye edilen davranışlar arasında yer alıyor

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Yazıya Yorum yapın ( Anonim veya Ad Url yi Seçin)